shape
shape

Kurucumuzdan

Kurucumuzdan

Sevili Anne-Babalar;

 “Başarılı Bir Toplumun Temeli Erken Çocukluk Döneminde Yatar”

Akademisyenlerin bilimsel çalışmalarında, erken yaşta düzenli olarak yaşıtlarıyla birlikte vakit geçirmenin ve oyun oynamanın çocukların sosyal bilişlerini geliştirerek becerilerini artıracağını göstermektedir.

Anaokullarının çocukların gelişimleri üzerindeki etkilerini inceleyen bazı çalışmalar, anaokulu deneyimi olan çocukların, olmayanlara göre, sosyal açıdan daha yeterli, kendine güveni olan, kendi kendine yeten, dışa dönük, yetişkinlerle olan ilişkilerinde daha olumlu, akranlarıyla daha ileri düzeyde oyunlar oynayabilen, sosyal ilişkileri daha iyi anlayabilen çocuklar olduklarını göstermiştir.
Çocukların sosyal becerilerindeki bu farkın okul yıllarında da devam ettiği, daha fazla arkadaşları olduğu, sosyal faaliyetlerde daha etkin, akranları arasında daha popüler çocuklar oldukları bulunmuştur.

Çocukların keşfetmek ve öğrenmek için doğal bir eğilimleri vardır. Öğrenme çok erken yaşlarda başlar ve hayat boyu devam eder. Çocuklar dünyaya geldikleri ilk andan itibaren, daha okula başlamadan çok önce öğrenmek ve keşfetmek için büyük bir heves duyarlar; etkin bir şekilde çevrelerini keşfederler, iletişim kurmayı öğrenirler ve çevrelerinde gördükleri şeylere dair fikirler oluşturmaya başlarlar.

Okul öncesi dönem beyin gelişiminin en yoğun ve hızlı yaşandığı dönemdir. Bu nedenle çocuklar özellikle okul öncesi dönem olarak adlandırılan yaşamın ilk altı yılında çok hızlı büyürler ve bu gelişim alanlarında şaşırtıcı bir hızla yetkinleşirler.
Beyin bu sürede hızlı geliştiği için bu dönem, beynin çevresel etkilere en açık olduğu dönemdir. Çevresel etkiler çocuğun beyin gelişimini olumlu yönde etkileyebileceği gibi, olumsuz çevre koşullarına bağlı olarak istenmeyen bir şekilde de etkileyebilir.

Çocuğun sağlıklı bir beyin gelişimine sahip olabilmesi için okul öncesi dönem boyunca sağlıklı beslenmesi, zengin uyarıcı bir çevre içinde bulunması ve çocuğa yeni öğrenme fırsatlarının sunulması gerekmektedir. Çevre, uyaranlar bakımından ne kadar zengin olursa çocuk o kadar hızlı gelişir ve öğrenir.  Ancak çocuğun ilk yıllarını uyaranların yetersiz olduğu, duygusal ve fiziksel desteğin yeterince sunulmadığı ve yeni öğrenme fırsatlarının yaratılmadığı bir çevrede geçirmesi çocuğun beyin gelişimini olumsuz etkiler. Bu durum ise çocuğun dil, bilişsel, motor, sosyal ve duygusal gelişim alanlarında gecikmeler görülmesine, ayrıca davranış problemleri sergilemesine yol açar.

Milet Okulları olarak okul öncesi eğitimi önemsiyor ve bu bilimsel kanıtlar ışığında okul öncesi eğitim programlarımızı Scamper ve Waldorff sistemiyle zenginleştirerek uyguluyoruz. Oyun temelli, çocukların bireysel gereksinimlerini ve ilgilerini merkeze alan, çağdaş eğitim standartlarına uygun bir şekilde donanmış sınıflarda, alanında uzman öğretmenlerle, aile işbirliği içerisinde bir eğitim yürütülmesine yürekten inanıyoruz.
Bize olan güveniniz için de sizlere ayrıca teşekkür ediyoruz.

Milet Okulları olarak okul öncesi eğitimi önemsiyor ve bu bilimsel kanıtlar ışığında okul öncesi eğitim programlarımızı Scamper ve Waldorff sistemiyle zenginleştirerek uyguluyoruz. Oyun temelli, çocukların bireysel gereksinimlerini ve ilgilerini merkeze alan, çağdaş eğitim standartlarına uygun bir şekilde donanmış sınıflarda, alanında uzman öğretmenlerle, aile işbirliği içerisinde bir eğitim yürütülmesine yürekten inanıyoruz.
Bize olan güveniniz için de sizlere ayrıca teşekkür ediyoruz.

Hasan GÜNER